Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) 2023 ve 2025 yıllarında gerçekleştirilen kurultayları kapsayan bir hukukî süreç gündemde. Parti delegeleri ve bazı eski yöneticiler, 4-5 Kasım 2023’te düzenlenen 38. Olağan Kurultay ile 6 Nisan 2025’te yapılan 21. Olağanüstü Kurultay’ın iptali için mahkemeye başvurdu.
Davacılar, kurultaylarda alınan kararların partisinin tüzüğüne ve hukukî usullere uygun şekilde gerçekleşmediğini iddia ediyor. Dilekçelerde şu gerekçeler öne çıkarıldı:
“Delege iradesinin gasp edildiği”,
“Oy kullanımının manipüle edildiği”,
“Usullere aykırı karar alma süreçlerinin bulunduğu”.
Buna göre, kurultay süreci ve sonuçlarının “yok hükmünde” veya “mutlak butlanla sakat” olduğu savunuluyor.
Mahkeme süreci de ilerliyor. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde her iki kurultaya ilişkin işlemler birleştirilerek görülüyor. İlk duruşmalarda “ihtiyati tedbir talepleri” reddedildi ve duruşma 30 Haziran ve sonrasında 8 Eylül gibi tarihlere ertelendi.
Parti yönetimi ise yaptıkları açıklamalarda mahkemenin bir siyasi partinin kongre sürecine müdahale edemeyeceğini vurguluyor. Avukatlar, “Mahkemenin partinin yönetimini belirlemesi hukuken mümkün değil” şeklinde görüş bildiriyor.

Kurultay kararlarının geçersiz sayılması halinde partide yeniden seçim süreci gündeme gelebilir.
Yargılama devam ederken soruşturma ve inceleme dosyaları da Başsavcılık tarafından takip ediliyor.
Hem parti içi delegeler hem kamuoyunda “irtibatlı hareket edildiği” iddiaları tartışılıyor.
Kısaca, CHP’de yaşanan bu kurultay iptal talepleri hem parti içi dinamikleri hem de Türk siyasi hayatını yakından ilgilendiren bir hukukî sınav olarak değerlendiriliyor.















